life isn't gray mary-lou

Seneler önce dinlettiğin, "bizim şarkımız" kavramından her ne kadar nefret etsen de ister istemez bizim şarkımız olan Mary-Lou elbette. Seni çok özlüyorum Uğur. Seni çok özlüyorum.

Reamonn dinleyemiyorum artık. Seni anımsamayı sevmediğimden değil, sen her daim aklımdasın. Sadece artık supergirl olamıyorum, artık tonight anlamsız geliyor, artık sometimes yoruyor.

Canımın en içi, bana kızmıyorsun değil mi? Bana kızıyorsun diye içim içimi yiyor. Hayatım boyunca yasını tutmamı istemezdi diyorum içimden daima. Kendimi mi rahatlatıyorum sadece? Uğurum, en uğurlum, artık Şıpıdık da seni havlar, sana ağlar oldu.

Bir zamanlar hayatının baş rolünü elinden kapmış insanın şimdi bir tabutta öylece yatıyor olması nasıl bir şey, biliyor musun Uğur? Eğer bana seni bulacağımı söyleseler, tek saniye kırpmam gözümü, kıyarım canıma. Eğer can diye bir şey kaldıysa elbette, hepsini alıp gitmediysen.

Dokuz kasım iki bin beş, hatırladığını biliyorum. Hala senin için bütün zaferlerim Uğur, hala uykuya dalamıyorum dinlemeden. Hoş, dinleyince de o gün geliyor aklıma, yine uyuyamıyorum. Değmez mi?

Ha unutmadan, hala bourbon sevmiyorum, ağzıma at işemiş gibi geliyor.